Günümüzdeki anlamıyla temelde aynı kavram algısına aşağı yukarı
sahip olan “medeniyet” kelimesi, XVIII. yüzyılın ikinci yarısından itibaren
sömürgeci Avrupa toplumlarının dünya üzerinde kendilerine layık görmeye
başladıkları “üst statünün” kavramsal adı olarak ortaya çıkar. Bu kavram,
Avrupa toplumlarının pek çok alanda benzersiz bir gelişme gösterdiklerini
işaret etmesi ve bu gelişmeye sahip olmayan toplumları ise “gayr-ı medenî”
parantezine aldıklarını vurgulaması bakımından önemlidir. Bu tür düşünce
ve kabullerin çok fazla etkilediği bir coğrafyada yaşayan Mehmet Âkif
Ersoy, Osmanlı devleti ve İslam medeniyetinin içinde bulunduğu zor
durumu teşhis eder mahiyetteki düşünceleriyle meselenin çözümü için nasıl
bir yol tutulması gerektiğini şiirlerinde dile getirir. Onun “Safahat” isimli
şiir kitabının bazı yerlerinde Batı ve İslam medeniyetlerinin karşılaştırmasını
buluruz. Mehmet Âkif Ersoy’un “medeniyet” ile ilgili görüşlerini bilmemiz,
onun fikri dünyasını anlamamızı daha da kolaylaştıracaktır. Safahat,
kronolojik bir sırayla okunduğu takdirde Mehmet Âkif Ersoy’un medeniyet
ile ilgili görüşlerindeki değişim ve dönüşümler de ortaya çıkmaktadır.
Mehmet Âkif Ersoy’un, Osmanlı’nın ilerlemesi için Avrupa medeniyetinin
müspet yönlerini alınması gerektiğine dair görüşlerini şiirlerinde işlemesi,
yaşadığı devirdeki medeniyet ithaliyle ilgili tartışmalara verdiği bir cevap
olarak da okunabilir. Batı medeniyetinin temsilcisi olan işgalcilerin
Osmanlı’ya saldırmaları, Osmanlı’nın topraklarının düşman kuvvetlerce
işgal edilmesi, milli mücadele safhasının başlaması sırasında ülkenin içinde
bulunduğu sıkıntılar, yaşanan olumsuzluklar ve nihayetinde Çanakkale
Savaşları’nda elde edilen başarılar Mehmet Âkif Ersoy’un medeniyet ile
ilgili görüşlerinde birçok tadilatlar ve kökten bazı değişiklikler yapmasına
sebep olur. Makalede Âkif’in “medeniyet”le ilgili görüşlerinde zaman içinde
nasıl değişiklikler olduğu örneklerle açıklanmaktadır.
The concept of “civilization” which is percieved almost same as
before, emerges as a conceptual name of “upper status” which colonialist
European communities have deemed themselves worthy of, since the second
half of XVIII. Century. This concept is important in point of signing the
unique development of European communities in many areas as well as in
point of emphasising that the other societies are “noncivilized”. Mehmet
Akif Ersoy, lives in a region where such ideas and suppositions have stronge
effects, determines the problematic situation of Ottoman Empire and Islam
civilization. In his poems, he puts into words his suggestions to solve the
problem. In some parts of his book namely “Safahat”, we find the
comparison of West and East civilizations. Knowing Mehmet Akif Ersoy’s ideas on “civilization”, makes easier to understand his mentality. In case
that Safahat is read in chronological order, changes and transformations in
Mehmet Akif Ersoy’s views about civilization emerge. In his poems, Akif
discusses the idea of taking positive sides of Western civilization to make
progress, and this approach can be seen as an answer to discussions on
import of civilization. The attack of occupants who represent Western
civilization, occupation of Ottoman territories by enemy forces, difficulties
which Ottomans struggled with during the beginning of the war of
independence, and finally the successes in the battle of Gallipoli cause a lot
of modifications and some radical changes in Mehmet Akif’s views on
civilization. In this article, all changings in Mehmet Akif’s ideas about
civilization are explained by examples.