Şarkiyat Mecmuası, no.33, pp.41-60, 2019 (Peer-Reviewed Journal)
15th century worthy poet Qabuli (841-883/1437-1478) came to the Ottoman lands from Iran and was one of the greatest poet among the poets laureate. The adventure of being a poet in the Ottoman palace which had been started by writing the Persian poetry to Bayezid II in Amasia, continued with the arrival of İstanbul and winnig Sultan’s approval and probably ended in Bursa with the expulsion from the palace. The poet who is more famous with his first Divan, presented a second Divan which includes mainly Persian poetry and Turkish poetry, which involves in the wish of forgiveness by Sultan, expressing his grief because of being away from presence of Sultan and lastly wish to return to the palace. In this study after giving a brief information about the poet by taking into account the second Divan of Qabuli, which we can have information about his life with a great deal of his works, the Turkish poems in his second Divan will be compared with Persian poems in terms of form and content.
XV. yüzyıl şairlerinden Kabûlî (841-883/1437-1478), İran’dan Osmanlı topraklarına gelerek saray şairleri arasında yer almış önemli bir şairdir. Şairin Amasya’da Şehzade Bâyezîd’e (II. Bâyezîd) sunmuş olduğu Farsça kasideleri ile kendisini kabul ettirmesiyle başlayan Osmanlı sarayındaki şairlik serüveni, İstanbul’a gelerek Fatih Sultan Mehmed’in takdirini kazanması ve sarayda itibar görmesi ile devam etmiş ancak birtakım sebeplerle saraydan kovulması ile büyük ihtimalle Bursa’da son bulmuştur. Daha çok birinci divanı ile tanınan şair, saraydan uzaklaştırılması dolayısıyla padişahtan af dileme, padişahın huzurundan ayrılmanın verdiği ızdırabı dile getirme ve saraya yeniden dönebilme temennisiyle padişaha, Farsça şiirleri ağırlıkta olmak üzere içinde Türkçe şiirlerinin de yer aldığı, ikinci bir divan tertip etmiştir. Bu makalede; büyük ölçüde eserleri sayesinde hayatıyla ilgili bilgiye sahip olabildiğimiz Kabûlî’nin ikinci divanı hesaba katılarak şair hakkında kısaca bilgi verildikten sonra bu divanda yer alan Türkçe ve Farsça şiirleri biçim ve anlam yönünden karşılaştırılacaktır.